Finike'li Hasan Çavuş ve Kemal Ozada, gorevleri geregi bizzat Atatürk'un yakınında bulunmak şeref ve bahtiyarlığına erdiler. Ne mutlu onlara...
Finike'li Hasan Cavus
Finike'nin Yazir koyunden Hasan Cavus, Ankara Muhafiz Alayi 3. Bolukte basarili hizmetlerde bulundugundan komutani Binbasi Ismail Hakki Teker kendisini Ataturk'un Ankara'daki koskune koruma tayin ederek odullendirmistir. Hasan Cavus bu serefli gorevi 12 erle birlikte surdurmustur.
Ataturk'le ilgili cok yerde yazilip cizilen bir olay vardir. Ataturk'un gurestirdigi ve "Pasam, sizi yedi duvel yenemedi, ben nasil yenerim?" diyen Mehmetcik anektotunun gercek kahramaninin Finike'li Hasan Cavus oldugundan belki cogu Finike'linin haberi yoktur.
Ataturk Mehmetciklerle sohbet etmeyi, sakalasmayi cok severdi. O sabah yine keyifliydi. Nuri Conker'le birlikte koskun bahcesine indi ve tum Mehmetcikleri yanina cagirdi, "Hadi bakalim, ne pehlivan oldugunuzu gorelim" dedi. Guresmelerini istedi. Mehmetcikler bu duruma sevindiler. Cunku Ata'nin huzurunda guresmek herkese nasip olmazdi. 12 Asker nobeti birbirlerine devrederek gurestiler. Sanki kucuk bir turnuva yapilmisti. Gureslerin sonunda hep Hasan Cavus galip geldi. Ata cok keyifliydi. "Hasan Cavus, ufak tefeksin ama masallah iyi guresiyorsun" diye iltifat etti. O'nun gozlerine bile bakamazdik. Basim yerde, "Sagolun Pasam" diyebildim. "Finike'de baska pehlivanlar var mi?" diye sordu. Ben "Olmaz olur mu Pasam, Finike yigit yatagidir" dedim. O, guzel gulusuyle; "Simdi soyle bakalim, herkesi yendin, peki bir de benimle gures, bakalim beni de yenebilecek misin?" dedi. Sasirip kalmistim. Dogrusu o gune kadar hic kimseye boyle bir teklifte bulunmamisti. Onunla nasil guresirdim? Ellerim kollarim zangir zangir titremeye basladi. Bir seyler soylemek istedim ama dilim dolasiyordu.
Ancak "Sizi yedi duvel yenememis pasam, ben nasil yenebilirim? " diyebildim. Guldu, cevabim cok hosuna gitmisti. Ciplak sirtima sevgi dolu bir tokat vurdu; "Yedi duvel beni degil Hasan Cavus, sizi yenemedi. Mehmetcigi, Turk milletini yenemedi" dedi.
Hasan Cavus 29 Ekim 1998 gunu Cumhuriyetin 75. yilinda hayata gozlerini yumdu…
Finike'li Kemal Ozada
Finike'li ikinci kahramanin adi Kemal Ozada'dir. 1907 Dogumlu olan Kemal Ozada, 1982 yilinda vefat etmistir. Kemal Ozada daha once Ismet Pasa'nin yaninda dort yil yakin koruma gorevi yapmis, daha sonra da Ataturk'un koruma ve soforlugunu yapmak uzere, onun yanina gecmis ve vefatina kadar bu serefli gorevi basariyla yerine getirmistir.
11 Kasim 1923 Tarihinde Cankaya Koskunde Ataturk, ogle yemeginde iken ilk kalp krizini gecirmisti. Saglik Bakani Dr. Refik Saydam ogle yemeginin konuklari arasindaydi. Ilk mudahaleyi o yapti.
Ataturk, odasina yatirildi. Bunyesi pek saglikli degildi. Saglikli olmasi da mumkun degildi zaten. Omru savas cephelerinde gecmisti. Trablusgarp Savasi'nda gozlerinden rahatsizlanmisti. Birinci Dunya Savasi'nda bobrekleri iflas etmisti. Sakarya Savasi'nda ise attan dusup kaburga kemiklerini kirmisti. Ancak, ilk kez kalp krizi geciriyordu. Sebebi, asiri yorgunluk ve stresti.
Cumhuriyet'in ilani sancili olmustu. Istanbul gazetelerinde surekli elestiri yazilari cikiyordu; hilafeti savunuyorlardi. Basta Rauf Orbay olmak uzere, dava arkadaslari aciktan aciga Cumhuriyet fikrini elestiriyordu.
Basbakanliktan Fethi Okyar'in alinip Ismet Inonu'nun getirilmesi hic kolay olmamisti. Hukumet krizi zor atlatilmisti ve aslinda tum bu siyasal olaylarin temelinde Cumhuriyetin ilani ve Ataturk'un Cumhurbaskani secilmesi vardi. Ataturk, Cumhuriyeti ilan etmis; Cumhurbaskani secilmis... Ama bu olaylar sagligina *** olmustu. Ilk krizi cabuk atlatmisti. Fakat bu son olmayacakti.
Iki gun sonra 13 Kasim 1923 tarihinde Cankaya Koskunde Ataturk, ogleyin ikinci kalp krizini gecirdiginde koruma memuru Finike'li Kemal Ozada, garsonu Cemal Granda, soforu Remzi Oztunc hep birlikte Ataturk'u odasina tasidilar. Baygindi. Hava almasi icin odanin pencereleri acildi, burnuna kolonya koklatildi. Koluna igne yapildi. Kendine gelir gibi oldu. Sorulara yanit vermiyordu. Sadece yattigi yerden neler oldugunu anlamaya calisiyordu. Iki gun icinde iki kalp krizi gecirmesi uzerine, Istanbul'dan kalp doktoru Prof. Neset Omer Irdelp cagrildi. Doktor Irdelp, Ankara'ya geldi ve Ataturk'u iyice muayene etti. Teshisi ayniydi; cok calismaktan ve stresten ileri gelen "elemi asabi" kalp krizlerine neden olmustu. Dinlenmesi gerekiyordu. Bir de perhiz yapmaliydi. Yani ickiyi ve cok sevdigi kahveyi ve sigarayi azaltmaliydi. Hep canindan cok sevdigi vatani icin calisti ve benzer krizler Ataturk'u hic yalniz birakmadi. Nutuk'u hazirladigi 1927 yilinin 22-23 ve 28 Mayis'inda da kalp spazmi gecirdi.