Atatürk ve dilimize verdiği önem
Atatürk'ün en sevdiğim özdeyişlerinden biri;
''Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesinin, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.''
Dilimiz ve Yozlaşması
Arkadaşlar işte bu sözden biz de bir ders çıkarmalıyız.Dilimize daha fazla yabancı sözcük almamalı,o sözcükleri dilimizin yapısına uydurmak için çalışmalıyız eğer ulu önderimizin dediği bu özdeyişten bu dersi çıkarmayıp uygulamazsak bu kutsal dilimiz eriyip gidecek.Bunun için yabancı sözcüklerimizi dilimize yerleştireceğimize onları uyarlamalı dilimize uygun bir biçime getirmeliyiz.
Atatürk'ün kurduğu TDK ne yazıkkı rotasından sapmış durumda.yabancı diller direk dilimize alınıyor hatta dilimizde daha önce kullanılan sözcükler bile bir tarafa atılıp yabancı kelimeler kullanılıyor.Bunların hepsini yazmaya saymaya sayfa yetmez bir kaç örnek vereyim işte dilimizin yozlaştığına ait kanıtlar;dilimizde bulunan onarmak kelimesi yerine yabancı dilden aldığımız restore etmek,fazladan yerine ekstra,benliğini kaybetmek yerine asimile olmuş,en fazla yada en ez yerine minimum ve maksimum gibi kelimeler ne yazıkki TDK'nin müdahale etmemesi üzerine dilimizde kullanılmaya başlanıyor...
Dışarda bir çok dükkanda dilimizi yozlaştıran yazılar var örnğin bazı berber dükkanların üzerinde couffoure,(yanlış yazmış olabilirim tabi ben onu okumaya pek ilgi duymadığım için...)kimi pastahanelerin üzerinde patiserrrie,birçok otellerin üzerinde hotel yazıyor(otel zaten yabancı bir sözcüktür ''hotel'' kelimesinden dilimize geçmiş bir kelimeyi yabancı olarak kullanıyorlar...)
Ben bu yozlaşmanın önüne geçilmesini istiyorum dilimiz zamanla değişiyor.İleriki nesillerimize de bu kutsal dilimizi değiştirmeden bırakmak hepimizin görevi olmalıdır.Dil kültürü oluşturu ve kültürümüz değişirse milli benliğimizi kayberiz!